Yatırım Yapmak İsteyenlere

Yatırım yapmak için isteklisiniz, elinizde ister 20 TL olsun ister 200,000 TL, amacınız aynı: paranızı çoğaltmak. Bu iş için araçlar çok çeşitli olsa da temel unsurlardan biri paranızın miktarı, bir diğeri de yatırım stiliniz.

 

Öncelikle yüksek faiz borcunuzu ödeyin: Eğer yüksek faizli krediniz ya da kredi kart borcunuz varsa (%10 üzerinde) zor kazanılmış paranızı bir de yatırım riskine sokmanız mümkün değil. Yatırımdan kazanacağınız faiz ne olursa olsun ki – genellikle bu rakam % 10’dan az olacaktır – öyleyse bu durum fazla bir değişiklik yapmayacaktır çünkü borcunuza kazandığınızdan daha fazlasını harcamak durumunda kalacaksınız. Örneğin, Ahmet Bey’in yatırım için 4,000 TL parası var ama ayrıca 4,000 TL’de kredi kartına borcu var hem de yüzde 14 faiz oranı ile. Eğer yatırım yapmakta ısrarcı olur ve geri dönüşüm olarak yüzde 12’lik bir pay alırsa – ki bu rakam oldukça iyimser – bir sene içerisinde 480 TL kazanmış olacak. Diğer yandan kredi kartını aldığı banka ona 560 TL borç yazacak ve bu durumda 80 TL içeriye girmekle kalmayıp hala da ödemesi gereken 4,000 TL’lik bir rakam mevcut olacak. Hemen canınız sıkılmasın. Öncelikle yüksek kredi ödemeli borcunuzu kapatın böylece, elinizde kalan miktar kadar yatırım yapabilirsiniz. Aksi halde yatırımdan para kazananlar, yalnızca size yüksek faizle kredi veren kimseler olacak.

 

Acil durum fonunuzu oluşturun: Eğer bir acil durum fonunuz yoksa, ilk olarak hayatınızı idame ettirdiğiniz kadar payı, hiç para kazanmazsanız size 3-6 ay boyunca yetecek kadar toplu parayı kenara ayırmak, kayda değer bir çaba olacaktır. Bu para yatırım amaçlı ve piyasadaki dalgalardan koruyarak, sizin gerçekten ihtiyacınız olduğunda elinizin altında hazır bulunacak bir miktar olacak. Her ay bu ekstra paranızı acil durum fonu ve yatırım amaçlı kullanım olarak bölebilirsiniz. Ne yaparsanız yapın kendinizi finansal anlamda güvenceye almadan tüm paranızı yatırım yapmak için harcamayın. Bilirsiniz özel sektörde çalışıyorsanız bir de, işler kimi zaman ters gidebilir, hastalanabilir ve çalışamayabilirsiniz. Daha fazlası için eldeki paradan olmak sorumsuz bir davranış olacaktır.

 

Yatırım amaçlarınızı yazın: Bir taraftan yüksek faizli borcunuzu öderken ve acil durum fonunuzu oluştururken, neden yatırım yapacağınız üzerine düşünmelisiniz. Ne kadar para kazanmak istiyorsunuz ve ne kadarlık periyotlar içinde. Her yatırımcının farklı amaçları vardır.

      [dcs_ul_list type=”accept”]

    • Paranın enflasyon karşısında erimesini önlemek için,
    • Emlak veya araba almanız halinde kaparo parası biriktirmek için,
    • Emeklilik zamanları için,
    • Çocukların eğitimi için,

[/dcs_ul_list]

Yatırım alanlarınızı seçin: Yatırım için ayırdığınız miktar ne kadar büyükse tercihleriniz de paralel olarak çoğalacaktır. Birçok insan tek bir yere yatırım yapmaktansa, yatırımları çeşitlendirmeye yönelir. Yatırımları bölme tercihleri, amaçlarına ve kabul etmeye hazır oldukları risk yüzdesine göre şekillenir.

1-Tasarruf Hesabı: Minimum bakiyeden oluşur, sınırlamalarla hesaba erişim sıklığına göre likide edilebilir, düşük faiz oranı sunarlar(genellikle enflasyondan düşük)

2-Para Piyasası Hesabı: Sınırlamalarla hesaba erişim sıklığına göre likide edilebilir. Tasarruf hesabının iki katı kadar kazanabilirsiniz. Bu hesap size yüksek getiri sunar ancak yüksek risk de barındırır.

3-Mevduat Sertifikaları: Tasarruf hesabına benzer ancak yüksek faiz oranları söz konusu. Erken çekime dair kısıtlamaları var, bankalar, aracı kurumlar ve bağımsız satıcılardan alınabilir. Likiditesi düşük olduğundan daha az risklidir.

4-Bonolar: Devletten ya da firmalardan faiziyle birlikte geri ödenmek üzere alınan kredilerdir. ‘sabit gelirli’ kıymetlerdir çünkü piyasa koşulları dikkate alınmaksızın belirlenen getiri oranı vardır. Bononun nominal değerini, faiz oranını ve vade tarihini bilmelisiniz.

5-Hisse senetleri: Genellikle aracılar vasıtasıyla alınır. Firmaların hisselerinden parça satın alırsınız. Eğer ciddi oranda hisse alırsanız, firmanın yönetim kurulunda söz sahibi bile olabilirsiniz. Ayrıca kardan pay da alırsınız. Temettüden pay alma ya da direk hisse satın alma şeklinde ikiye bölünebilir. Brokerları aradan çıkarak direk firmadan ya da firmanın kendi acentesinden hissenizi satın alabilirsiniz. İMKB 100 ya da İMKB 30 endeksindeki firmaların herhangi bir ya da birkaçından hisse almanız mümkün. Fiyatı kendiniz belirleyemezsiniz. Her firmanın bir hissesinin fiyatı bellidir.

6-Emlak yatırımı: Parayı bağlar ve likidite etmek kolay değildir. Sermaye miktarına duyarlı ve genellikle Mortgage kredileriyle kaldıraç kuvveti kullanarak elinizdeki paranın çok daha fazlası ederinde bir emlak yatırımı yapmanız mümkün olabilir.

7-Yatırım Fonu: Bu fonlar herhangi bir hükümet desteği barındırmazlar. Çeşitlendirme usulüyle satın alabilirsiniz. Bazı fonların başlangıç için düşük satın alma seviyeleri vardır ve yıllık hesap yönetimi için belli bir ücret ödemeniz gerekir.

8-Altın ve Gümüş: Paranızı yatırabileceğiniz ve aynı zamanda enflasyona karşı da koruma sağlayan en iyi enstrümanlardan ikisi altın ve gümüş. Herhangi bir vergilendirmeye tabi olmamakla birlikte, saklaması kolay ve hızlıca likide edilebilir. Kolaylıkla al-sat yapabilirsiniz. Günümüzde bankaların yanında aracı kurumlar da müşterilerine hesap açarak çok uygun ücretlerle hizmet veriyorlar.

 

Yatırım yapmak için para ayırın: Eğer halihazırda yatırım için ayıracak paranız yoksa, kendi yatırım fonunuzu kendiniz oluşturmalısınız. Şimdiden başlayarak amacınız için ne kadar meblağ gerektiğini bilmelisiniz ve üstleneceğiniz riskleri de hesaba katmalısınız.

 

Düşük seviyeden alım yapın: Neye yatırım yapmayı tercih ederseniz edin, özellikle ‘satışta’ iken ‘ya da düşük seviyelerden alabilmeye çalışın. Bu da demek oluyor ki, kimse almıyorken siz alın. Örneğin, emlak piyasasında alım yapmak istiyorsunuz, özellikle satıştaki mülklerin oranı potansiyel alıcıların oranından fazla ise alım yapmak için doğru zaman demektir. İnsanlar satış konusunda umutsuzken, bu durum size pazarlık aşamasında daha fazla alan tanıyacaktır. Emlak piyasasındaki dönemsel dalgalanmalarda alım trendi öne çıktığında siz de yatırımınızı satıp karınızı görebilirsiniz.

 

**Yalnız bu örneğimiz emlak piyasası için geçerli. Eğer hisse senedi, altın gümüş gibi yatırım enstrümanlarından birini almayı düşünüyorsanız unutmamanız gereken ‘ en düşükten alım – en yüksekten satım’ diye bir şey yoktur. Trend yönünde hareket etmelisiniz. Eğer bir endeksin yükseldiğini görüyorsanız siz de bu kervana katılabilirsiniz, alım yaptıktan sonra da en ufak bir geri çekilme de yatırımınızı hemen elden çıkarmayın. Kısa zamanda tepki alımlarıyla daha yükseğe çıkabilir. Düzeltme hareketleri sizi yanıltmasın. Mutlaka kendi vadenizi ve sizi memnun edecek kar miktarını baştan belirleyin. Planınıza göre hareket edin. Her tavsiyeye de kulak asmayın. Bu temel prensipler azar azar da olsa kazanmanızı ve tecrübenizi geliştirmenizi sağlayacaktır.

 

Hisse senetlerinin fiyatları emlak piyasasından farklı olarak değişkenlik gösteriyor. Bir hisse senedinin fiyatları firmaların finansal pozisyonlarına göre değişkenlik gösterir. Emlak piyasasında ise düşüş varsa bu evlere olan talebin az olmasından kaynaklanıyordur. Kimi zaman da endekslerin genelinde bir düşüş yaşanır. Her firmanın hissesi satış baskısından nasibini alır. Hisse senedi almak istiyorsanız ve eğer çok yakından takip etmeniz mümkün değilse, tavsiyemiz piyasadaki eski köklü firmaları ya da ülkenin önde gelen bankalarından birinin hissesini tercih etmeniz. Herhangi bir takım hissesi ya da piyasaya yeni giriş yapmış hisseleri bu konuda çok tecrübeli değilseniz sakın tercih etmeyin. Yatırım sepeti oluşturursanız, riskinizi de bölmüş olursunuz.

Yatırımınızı sıkı tutun: Dalgalı yatırım araçlarıyla kafanızın karışması normal. Yatırımınızın sert düşüşlere sahne olması sizi dehşete düşürebilir. Eğer araştırmanızı yaptıysanız, muhtemelen neyin içine girdiğinizin farkındasınız ve piyasadaki bu dalgalanmalara nasıl yaklaşmanız gerektiğine karar vermişsinizdir. Eğer elinizdeki kağıtlar ciddi şekilde düşerse, araştırmanızı güncelleyerek temel prensiplerde ne gibi değişiklikler olduğunu etüt edin. Eğer yatırımınıza inancınız varsa, elinizde tutun hatta daha da iyisi, düşük fiyatları alım fırsatı olarak görerek bir miktar daha alın. Ancak eğer kağıda güveniniz kalmadıysa, temelde sürekli olacak değişiklikler olduysa, vakit kaybetmeden satın. Unutmayın, eğer korkuyla yatırımınızı satarsanız ki diğerleri de böyle yapacaktır, işte o zaman sizin piyasadan çıkışınız başka birinin fırsatı olabilir.

 

Yüksekten satın: Eğer piyasa geri çekilirse, enstrümanınızı satın, özellikle de konjonktüre göre farklılık gösterenleri. Karınızı, başka bir yatırım aracına geçerek değerlendirebilirsiniz. (elbette ki düşük seviyelerdeki bir aracı satın alarak) Bu işlemi, yatırımınızın hepsini yeniden yatırmaya izin veren vergi koruması altında gerçekleştirin.

 

İpuçları

Teknik ve temel analiz yöntemlerini öğrenin. Temel analiz, size yatırım aracınızın almaya değer olup olmadığı konusunda bir fikir verecektir. Teknik analiz ise, doğru alım zamanını belirlemenizde yardımcı olacaktır.

 

Uyarılar

Hisse senetlerine dair haberleri izlemekten kaçının. Çünkü eğer haber olacak gelişmeler olduysa bu zaten hamle yapmak için geç kalındığını gösteriyordur. Piyasa haberleri özellikle yükselişlerin yaşandığı zamanlarda yatırımcıları heyecanlandırırken, düşüşlerde ise panik yaratır ki bu da sizin yüksekten alıp düşükten satmanıza neden olur. Yani yapmanız gerekenin tam tersi !!

[hana-code-insert name=’orta’ /]

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top